Fen ve Teknoloji Konuları
 

Başkalaşım Geçiren Hayvanlar
 

Kelebeklerin başkalaşımı ile ilgili bir video için buraya tıklayın                                     Kaynak: www.kolaj.org

Başkalaşım, metamorfoz olarak da bilinir, özellikle böcekler için kullanılan bu terim olup, canlının tırtıl düzeyinden yetişkin düzeye geçişi. Insecta sınıfı içerisinde sınıflandırılan canlılar, genel olarak başkalaşım geçirip geçirmemelerine bağlı olarak üç gruba ayrılırlar;

  1. Ametabolus böcekler: Bu gruba böcek olmayan altı ayaklı (hexapod) canlılardan bir kısmı girer. Bu gruptaki canlıların larva ve yetişkin halleri çiftleşme organlarının yokluğu dışında aynıdır ve metamorfoz geçirmezler.

  2. Hemimetabolus böcekler: Bu gruba pek çok böcek grubu girmektedir. Larva yetişkinlik aşamasına kademeli olarak geçer ve koza aşaması yoktur.

  3. Holometabolus böcekler: Kelebekler ve pek çok böcek sınıfının dahil olduğu bu grupta yaşam döngüsü, tırtıl, koza ve yetişkin aşamalarından oluşur.

Peki hangi Kelebek, böceklerin, pulkanatlılar veya kelebekler (Lepidoptera) takımının kanatlı fertlerine verilen genel ad. 150.000 kadar türü bilinmektedir.

Vücutları kiremit dizilişi şeklinde renkli pullarla örtülüdür. Pullar, uçları yassılaşarak genişlemiş kıllardır. Ufak sarsıntılarda koparlar. İki çift olan kanatlarının büyüklüğü türlere göre değişir. Pek az türde ve bazı türlerin dişilerinde kanat bulunmaz. Emici tipteki ağız parçaları hortum şeklindedir. Kullanılmadığı zamanlar bu hortum başın alt tarafında helezon biçiminde kıvrılır. Balözü emerler. Çiçeklerin balözünün tadını ayaklarıyla alırlar. Tat alma cisimcikleri ayaklarına yerleşmiştir. Ayaklarıyla çiçeğin suyunu kontrol ederler. Beğendikleri takdirde kıvrılı duran hortumlarını uzatarak emerler.

Tırtıllarda üç çift göz ve 2-5 çift karın bacağı bulunur. Ağız parçaları ısırıcı çiğneyicidir. Alt dudağa dökülen ipek salgı bezleri vardır. Oburca beslenen tırtıllar, 4-5 defa deri değiştirirler. Normal iriliğe ulaşınca ipek salgısı ile kendilerine koza örerler.

Koza içinde erginin şekillendiği pupa durumuna geçer. Bir müddet sonra pupa kabuğunu yırtar ve kozadan genç ergin yeni kelebek ortaya çıkar. Fakat hemen uçamaz. Kanatlarındaki damarların kanla dolması ve kuruyarak güçlenmesi için birkaç saat beklemesi gerekir. Bazı erginlerin ömrü 24 saat, bir kısmının 1-2 aydır. Hayatları birkaç mevsim sürenler kış uykusuna yatar veya daha sıcak bölgelere göç ederler. Bunlar yüzlerce kilometrelik yolu uçabilecek güçtedir. İngiltere’de yaygın bir tür, havalar soğumaya başlayınca Kuzey Afrika’ya göç eder. Kuşların aksine kelebeklerin göçü tek yönlüdür. Amerika’da yaşayan bir çeşidin dışında hiçbiri geri dönmez

Kurbağalar  

Kurbağa, iki yaşamlılar (Amphibia) sınıfındaki türlerin %88′ini ve Anura takımını oluşturan hayvanlardır. Anura, Yunanca‘daki “yokluk” ön eki olan “an-” ile yine Yunanca’da “kuyruk” anlamına gelen “oura” sözcüklerinden türetilmiş bir terimdir ve “kuyruksuz” demektir.


 

Erişkinlerinin uzun arka bacaklar, tıknaz gövde, araları zarlı parmaklar, çıkık gözler ve kuyruksuzluk gibi özellikleri bulunan kurbağaların büyük çoğunluğu yarı sucul bir yaşam sürer ama tırmanarak ya da zıplayarak karada da rahatça hareket edebilirler. Yumurtalarını tipik olarak su birikintileri, gölcük ya da göllere bırakan kurbağaların iribaş adı verilen ve suda gelişen larvalarında ön ve arka bacaklar yokken, su içinde soluyabilmek için solungaçlar ve yüzebilmek için yüzgeçli kuyruk vardır. Çoğunluğu otçul olan ve solungaçlarından süzülen alglerle beslenen iribaşlardan başkalaşan erişkin kurbağalar, sıklıkla eklem bacaklıları, karından bacaklıları ve halkalı solucanları içeren etçil bir yaşam sürerler.

Özellikle çiftleşme döneminde belirginleşen ve halk arasında “vıraklama” olarak anılan seslenişleriyle dikkat çeken kurbağalar, ekvatordan kutup altı bölgelere kadar olan, geniş bir yayılım alanında bulunurlar. Çoğunluğu tropik yağmur ormanlarında olmak üzere, toplam 33 familyaya dağılmış yaklaşık 5250 türü bulunan bu canlılar, çeşitliliği en fazla olan omurgalılardandır. Ancak, kimi kurbağa türlerinin giderek azalan sayıları da dikkat çekmektedir. Kurbağalar yazın toprağın altında kurur.

Gümüşçün  

Gümüşçün (Lepisma saccharina), Lepismatidae familyasından vücutları gümüşümsü bir renk ile kaplı olan böcek türü.

Yetişkinlerinin boyları 12-19 mm arasındadır. Kanatları yoktur. Gümüşçünlerin dişileri günde ortalama 1-3 yumurta bırakırlar. Yumurtlamak için seçtikleri yerler yarıklar, hareketsiz nesnelerin altları, süpürgeliklerdir. Yumurtaları, ev koşullarına çok uygun 20-22 C derece ve %50-75 oranında nemde gelişirler. Yumurtadan erişkin hale gelmesi 3-4 ayı bulur. Yaşam süreleri üç yıldır.

Tüm gümüşçünler gün boyunca çatlak ve küçük aralıklarda saklanırlar. Evin her bölümünde görülebilir. Gümüşçünlerin kütüphaneler, ofisler ve arşivleri de istila etmeleri söz konusudur. Yiyecek aramak için dolaşırlar, ancak kaynağı bulduklarında ona yakın yerleşirler ve hareketleri azalır. Besin almadan ve su içmeden haftalarca yaşamını devam ettirebilir.

 

 

 

Kağıt zararlısı olarak da bilinirler. Bina içlerine karonlar, kağıtlar, koliler, duvar kağıtları ve kitaplarla girerler. Özellikle sırlanmış kağıtları ve duvar kağıtları gibi yapışkanlı kağıtları tercih ederler. Proteinli besinleri tercih ederler. Kendi türleri dahil ölü böcek kalıntıları ile beslenirler.

Hamam Böcekleri

Hamam böceği, Blattodea (bazen Blattaria ismi de kullanılır) takımını oluşturan böcek türlerine verilen ad. Takımın isimleri Yunanca blatta sözcüğünden türemiştir. Sözcüğün anlamı “hamam böceği”dir. 6 farklı familyada yaklaşık 3.500 tür bulunmaktadır. Hamamböcekleri, 2.000 metreden daha yüksek yerler ve kutup bölgeleri dışında, dünyanın her yanında bulunurlar.

 

Bu böcekler sıcak ve rutubetli yerleri severler. Karanlıkta dolaşırlar. Nişastalı ve şekerli gıdaları severler. Dişiler 18-30 adet yumurtayı bir arada bulunduran yumurta paketlerini dolaştıkları yerlere bırakır. Bunlardan uygun ısı ve rutubette nimfler çıkar. Yumurtadan nimflerin çıkması oda sıcaklığında, Blatella germanica’da yaklaşık 28 günde, Blatta orientalis’te 42-81 günde, Periplanata americana’da ortalama 59 günde olmaktadır. Nimfler birçok kez gömlek değiştirerek erişkin devreye ulaşırlar.Erişkin devreye ulaşmaları Blatella germanica’da yaklaşık 2 ay, Blatta orientalis’te yaklaşık 1 yıl, Perilpanata americana’da 285-642 gün sürer.

  Pireler  

 

Pire, Siphonaptera takımını oluşturan kanatsız, küçük, kan emici 1.600 dolayında böcek türüne verilen genel bir addır. Tropik, astropik ve ılıman bölgelerden kutup bölgelerine kadar yayılmış olan bu böcekler özelleşmiş vücut yapıları sayesinde memelilerin ve kuşların derisine tutunarak kanlarını emer, konakları arasında yer değiştirirken son derece tehlikeli hastalıkları da bulaştırabilir. Vebanın insanlara bulaşmasında baş rolü oynayan keme piresi (Xenopsylla cheopis) ve akrabaları ortaçağda Avrupa nüfusunun yaklaşık dörtte birinin ölümünden sorumludur. Pireler dış parazitlerdir. Memelilerin ve kuşların kanlarını emerek yaşamlarını sürdürürler. Boyları 1,5 milimetreden 3,3 milimetreye kadar değişiklik gösterir. Hızlı hareket edebilen genelde koyu renkli canlılardır. Genellikle köpek, kedi, insan, tavşan ve kümes hayvanlarında bulunurlar ve ısırdıkları yerleri uyuşturmak için kullandıkları salgı kaşınıtı yaratır. Alerjik reaksiyon gösterildiği takdirde deride kızarıklıklar oluşur. Taşıdıkları Yersinia pestis adlı virüs insanlara bulaştığında ölümcül hıyarcıklı veba hastalığı meydana gelebilir.

Peygamber Devesi                  Sinek kurdu

 
Nimfitler, Çekirgeler ve Yusufcuklar                  Mayhoş (Mayfly)

   
Ev Sineği