Araştırmasını
derinleştiren Alman bilim adamı Dr. Pfeiffer, şaşırtıcı bir
gerçekle karşılaşır. Zemzemin mayalama özelliği bulunduğunu, bir
bardağının bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle
bile enerji ve şifa kaynağı olduğunu tespit eder. Dr. Pfeiffer,
“Su her şart atlında değişmiyor ama değiştiriyor. Çok acayip bir
deney yaptım. Bir damla zemzem suyuna yüz damla normal su
karıştırdım. Sonuçta gördüm ki suyun hepsi zemzeme dönüşmüş.
Sonra bir damla zemzeme bin damla normal su karıştırdım. Ve yine
gördüm ki hepsi zemzeme dönüşmüş. Bunun sebebi nedir, neden?
Zemzem'de öyle bir enerji var ki başkasını değiştirir ama kendi
değişmez.” diyor.
Zemzem kristallerini mikroskop ortamında inceleyen Japon bilim
adamı Dr. Masura Emot, suyun moleküler (kristal) düzeninin
değişen frekanslara göre farklılaştığını görür. Zemzem
kristallerinin çan sesinde karardığını Kur’an-ı Kerim ve ezan
sesinde ise parlaklaştığını fark eder. İncelemede her bir
kristalin, Kâbe-i muazzamaya benzeyen bir doku oluşturduğu,
zemzemin çan sesinde kristallerinin karardığını, Kur’an-ı Kerim
ve ezan sesinde ise parlaklaştığını ve netleştiği tespit edildi.
Zemzem üzerine kaleme aldığı kitabı Japonya’da en çok satanlar
arasına giren Dr. Emoto’ya göre zemzem, fiziksel ve kimyasal
özellikleri bakımından yeryüzündeki bütün sulardan farklı. Dr.
Emoto, “Zemzem, çevresinde cereyan eden bütün değişimleri
hafızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer
elementlerin efendisi yapıyor. Müslümanların niçin hastaları
tedavi etmek ümidiyle Kur’an-ı Kerim'den sûreler okunup, suya
üflediğini daha iyi anlıyorum” ifadesini kullanıyor.
Bir söz: Çilesiz
elde edilen şeyler, mirastan gelen mal gibidir;
Gelişi emeksiz, gidişi de üzüntüsüz olur.
|