İki yılın sonunda bir gün,
görevini yapamadığını düşünen çatlak testi, ırmak kenarında adama şöyle
demiş: "Kendimden utanıyorum. Şu yanımdaki çatlak nedeniyle, sular eve
gidene kadar akıp gidiyor.." Adam gülümseyerek dönmüş; " Yolun senin
tarafında olan kısmının çiçeklerle dolu olduğunu göremedin mi? Fakat
kusursuz testinin tarafında hiç çiçek yok. Çünkü ben başından beri senin
kusurunu, çatlağını biliyordum..
Senin tarafına çiçek tohumları ektim. Ve her gün o yolda ben su
taşırken, senden akan sularla onları suladın.. 2 senedir o güzel
çiçekleri toplayıp, masamı süslüyorum. Sen kusursuz olsaydın, o
çatlağın olmasaydı, evime çiçek götüremeyeceğimden böyle güzellik ve
zarafet veremeyecektim" diye cevap vermiş...
Netice olarak adeta her birimizin kendine has kusurları olan birer
çatlak testi gibiyiz... Fakat sahip olduğumuz bu kusurlar ve çatlaklar
hayatımızı ilginç yapan,mükafatlandıran, renklendiren,güzelleştiren
birer özelliğimiz olarak düşünelim... Etrafınızdaki her kişiyi,
oldukları gibi kabullenelim...Dışlarındaki kusurları değil, içlerindeki
güzellikleri görelim...
Yıllar önce Dale Carnegie demişti ki:
"Herkese portakal gelirken, niye bana ekşi limon geldi?" diyeceğinize,
limonunuzla limonata yaparak herkesten farklılığı yaşayın... |