Kıssadan Hisse
|Ana Sayfa|   www.fencebilim.com 

Bilimsel Haberler - Eğitim - Teknoloji - Buluş - Fizik - Kimya - Biyoloji - İcat - Sanat

 
HEY ONBEŞLİ ONBEŞLİ TÜRKÜSÜNÜN HİKAYESİ

Çanakkale Cephesi, sanki bir ölüm değirmeni gibiydi. O kadar ki cephede meydana gelen boşlukları doldurmak için, diğer cephelerden asker getirilemediğinden, en yakın çevreden başlayarak, 15 yaşın üstündeki eli silah tutan bütün gençlerin dahi, gönüllü olup olmadığına bakılmaksızın, Çanakkale’ye sevk edilmeleri alışılmış normal bir hadise haline gelmişti.

O günler, köyde, kasabada erkeğin kalmadığı, gücü kuvveti ve boyu posu yerinde olan herkesin asker olduğu ya da asker olmak zorunda kaldığı kara günlerdi.
             

  Facebookta Paylaş  

 

 

Birinci Dünya Savaşı’nda, Osmanlı ordusunda insan kaybı öyle bir noktaya varmıştı ki Harbiye Nezareti, harp bütün hızıyla sürerken askerleri birkaç günlüğüne de olsa memleket iznine göndermeye gayret etmişti.

Çünkü harpte gün geçtikçe daha da artan kayıplar, nüfusun tükenmekte olduğu korkusunu doğurmuş ve savaşan askerler memleketlerine nüfusu çoğaltmak üzere gönderilmişlerdi.

Sultan V. Mehmed Reşad’ın iradesinden sonra Harbiye Nezareti de bir tebliğ yayınlayarak, 1314 (1896) doğumluların (yani 19 yaşındakilerin) henüz askerlik hizmetine çağrılmamışları ile 1315 (1897) doğumluların, bedenleri gelişmiş, harbe elverişli ve silah kullanmaya kabiliyetli olanlarından müsait bulunanların da kıtalara teslim olmalarını istemişti.
Padişahın ve Harbiye Nezaretinin bu çağrısı üzerine, Balıkesir, Bursa, Kütahya, Manisa, Adapazarı, İzmir, Aydın, Muğla ve Konya’nın, tahsilleri ve hayatlarının henüz başındaki bu yeni yetme gençleri, vatanın kendilerinden beklediği yüce vazifeyi hakkıyla ifa etmek azim ve inancıyla silâhaltına koşacaklardı.

Ekseriyeti 15 ila 19 yaşında olan bu genç bahadırların cepheye katılımları anısına Anadolu’da yakılan meşhur “Hey Onbeşli Onbeşli” adlı türküde de söz konusu durum çok acı ve dramatik bir dille anlatılmıştır. Burada sözü edilen “15’liler” 1315 doğumlulardır.

 
 
     Kıssadan Hisse
  Sizin eğitim sistemi
  Fıçıya düşen karınca
  Göçmen kuşlar
  En iyi buğday
  Tezgahtar çocuk
  İnsanlık dersi
  -  Trajik göçmen kuşları
  -  Geleceğini biliyordum.
  Padişah ve İncili
  Baldıran zehri İçmek
  İki deniz
  Önemli olan vermektir
  Iraklı çocuğun şiiri
  Kabak ağacı ile kabak
  Kimin kulağı
  İnsanı tanımak!
  -  Göldeki su
  -  Burçlar var mı?
  -  Yolumuzdaki engeller
  -  Bizim Zamanımızda
  -  Para üstü
  -  Sırtımızdaki yükler
  -  Badem şekeri
  -  İlk görev yerim!
  -  Japonya'da yaşanmış
  -  Ekmeğe hürmet
  -  Eleştiri
  -  Cimri
  -  Taş kemer
  -  Size hizmet edenleri
  -  Adalet
  -  Bambu ağacı
  -  Çocuğun babasına
  -  Bir tebessüm
  -  İyi ki yaptım mahallesi
   
 
Bir söz:  Zalimleri affetmek mazlumlara zulümdür. (Sadi)